Butik Açmak İsteyenlere Tavsiyeler – 2024 Butik Açmak

Butik Açmak İsteyenlere Tavsiyeler – 2024 Yılında Butik Açmadan İzle

İnternet ile içli dışlı olan hemen herkes sanırım online butik açmayı aklından geçirmiştir, BUTİK AÇMAK İSTEYENLERE TAVSİYELER vermek ve tecrübelerimi sizlere aktarmak istedim, teksitl ürünleri satışı yapmaya başlamadan veya bir hazır giyim üretimi düşünüyorsanız mutlaka videoyu sonuna kadar izlemenizi tavsie ederim.

E ticarete ilgi duyan herkesin mutlaka bir kere bile olsa aklına tekstil butiği hazır giyim firması açmak bir butik oluşturmak. Erkek yada kadın butiği oluşturmak yada çocuk giyim üzerine bir işler yapmak, internette bir şeyler satmak mutlaka aklınıza gelmiştir. Peki 2024’e girerken bu işe nasıl yapabiliriz, nasıl bir butik sahibi olabiliriz, neler yapmamız gerekiyor, nereden başlamamız gerekiyor? Bugün bunları böyle bir gözden geçirelim. Bir kere daha hatırlayalım istedim.

Bu kanalda dijital pazarlamayı girişimciliği, e ticareti, sizlerin projelerini kendi tecrübelerini konuşuyoruz, tartışıyoruz. Bugünkü konumsal hazır giyim sektörü aslında 2.020 dörde sayı 2.020 dörde girmemize sayılı günler kaldı. 2024’e girerken hazır giyim sektöründe internet tarafından e-ticaret tarafından neler yapabiliriz, nasıl girebiliriz ya da mağazacılık mağazacılık e ticaret aynı anda yürüyebilir mi? Nereden başlamamız gerekiyor? Biraz bunları konuşmamı istedim. Biliyorsunuz benim daha önceden bir tekstil üretimi geçmişim var. Zaten tekstil üretime ilgilenen bir ailenin çocuğunun ben benim 7 sülalem tekstilesi öyle söyleyeyim yani doğduğum gün tekstil iken doğmuşum var.

Hayattaki en büyük şansımda Merter ile fatih Eminönü arasında büyümem oldu. Yani işte beyazıt’ta mağazamız vardı. Osmanbey’de çalıştım işte. Zeytinburnu’nda imalat vardı. Bayrampaşa’da imalat vardı. Öyleydi. Böyle giderken ben hep tekstil içinde oldum ve yüzlerce mağazanın açılışına, kapanışına, batışına şahit oldum. Arkadaşlar tabi ki bunları kendimizde e ticaret tarafına da yorduk. Bir yetiniz ki ya sen niye montta oturuyorsun ofiste ofis soğuk arkadaşlar, kalorifer arızalı komis servisi gelmedi. O yüzden bugün böyle biraz montla oturuyoruz maalesef. Inşallah akşama gidip yapacaklar.

Şöyle bir durum var, şimdi tekstille alakalı e ticaret tarafında bir iş yapmak istiyorsanız bir butik açmak istiyorsanız her şeyden önce trendleri çok iyi takip ediyor olmanız lazım. Şimdi sizin mertebe Osman beye, laleli’ye, beyazıt’a gidip mağazalarda gördüğünüz her ürün trend olan ürün değil arkadaşlar. Yani insanların üzerinde ne giyindiğini trendin ne olduğuna, moda sektörünü moda moda magazinde çok iyi takip ediyor olmanız lazım hatta. Tekstil de şöyle bir olay vardır arkadaşlar.

Sezon hep bir sezon önden gider. Yani mağazanızda ya da internet sitenizde kışlık ürünler satılırken sizin bir taraftan yazlık ürünlere hazırlanmanız gerekiyor. Yazlık ürünleri araştırıyor olmanız gerekiyor ki sektörü takip edebilen müşterinin talebini karşılayabilen arkadaşlar böyle bir durum var. Bir kere bunu kabullenmemiz lazım. Yani tekstil sektöründe iş yapmak istiyorsak araştırmacı olacağız, araştırmaktan yorulmayacağız. Sürekli trendleri hem yurt dışından hem yurt içinden takip ediyor olacağız arkadaşlar. Bu bence tekstille alakalı en önemli konulardan bir tanesi genelde. Danışanlarımın en çok bu hatayı yapıyorlar. Yani tekstil işi yapmak istiyor ama bana şey diyor. Bana bir firma verin diyor. Mesela merter’de ben yüzlerce firma biliyorum bana diyor. Bir firma vereyim, gideyim diyor.

KAFAMA GÖRE İMALAT YOK !

Oradan kafama göre diyor böyle 50 60 100.000 liralık ya da 200.000 liralık ya da bir milyonluk neyse. Mal alıyım diyor. Böyle çeşit yapayım çeşiğimi diziyim. Malımı diziyim. Sonra işte manken buluyum. Fotoğraf çekim işte internet siteme yükleyeyim. Bla bula neyse artık ama bu işler öyle olmuyor arkadaşlar. Çünkü merter’e gittiğiniz zaman satıcılarımızı tenzih ediyorum. Lütfen kusura bakmayın ellerinde hiç satılmayan mallar da oluyor. O sezon gitmeyecek mallarda oluyor onlarda insan yani sonuçta o ürünler üretilmiş bir şekilde satılması lazım, onları size satmak isteyeceklerdir. Eee siz trendleri takip etmezseniz oradan hiç satılmayacak malları alırsınız, hiç işinize yaramayacak mallar alırsınız ve raflarda aylarca durur. Sonra bedavadan vermek zorunda kalırsınız arkadaşlar bizde şöyle bir şey var, tekstil üretime yapmak ya da hazır giyim yani hazır almak ya da üretim yapmak arkadaşlar. Bu konuya şöyle bir açıklık getirmek istiyorum, arkadaşlarımızın çoğu üretim yapmanın hazır alıp satmaktan daha az maliyette olduğunu düşünüyorlar. Ama maalesef gerçek bu değil arkadaşlar. Çünkü üretim yapmanız için yüksek adetlerde iş yapıyor olmanız lazım. Atölyeler yani o fason atölyeleri sizden yüksek adetler beklerler.

Öyle bir tane ürün beğendim. Bir tane elbise beğendim. 40, 50 tane yaptırayım işte 38 bedeninden 20 tane yaptırayım kırkından böyle bir şey yok arkadaşlar. Tekstil dünyasında bunu yapamazsın. Bunu nasıl yaparsınız biliyor musunuz? Yakın tanıdığınız birisi makinecidir işte 10’a çıkart yanınıza alırsınız işte birini daha ortak edersiniz. Böyle 34 kişilik bir atölye olursunuz. Siz de tekstil için iyi biliyorsunuzdur. Böyle kafanıza göre imalat yapıp internette satış yapıp bilirsiniz. Bunu yapıp başarılı olan insanlar var ama benim cebimde 100.000 TL param var. Ben gideyim bununla kumaş alayım işte bunu bir yerde kestireyim bir yerde diktireyim bu şekilde iş yapamazsınız arkadaşlar böyle bir dünya yok. Bugün tekstilde üretim yapmak için bir yerden işte kumaş alıp bir yerde diktirip kestirmek için ve yaklaşık 10 tane model yapmak için ki bunun 5 tanesi kesin tutmaz. Arkadaşlar 10 tane model yapmak için cebinizde en kötü ihtimalle bir buçuk milyonun olması lazım ben böyle diyince diyorlar ki yok yok olur mu öyle şey biz 100.000 liraya yaparız yap da göreyim. Yaptığı göreyim. Hadi yap, hadi yapta göreyim. Bakıyım. O 100.000 lirayla 10 model üreteceksin de piyasaya süreceksin de fotoğrafını çektireceksin de öyle bir şey yok yani o yüzden. Kafanızı direk üretime vermeyin arkadaşlar. Eğer tekstilde bir şeyler yapmak istiyorsanız öncelikle hazır giyimle yani merter’deki güngören’deki osmanbey’deki firmalardan ürün alıp satarak kendimize bir pazar kurmaya başlayın. Ürün yerine öncelikle pazara yatırım yapın. Bakın en önemli kritik nokta burası bence ürün yerine üretime para harcamak yerine pazarınıza yatırım yapan arkadaşlar.

Pazar sizin olursa bir yıl sonra, 2 yıl sonra ya da ne zamansa artık üretim de yaparsınız. Ithalat da yaparsınız. Bir kere tekstil de zaten ithalat yapamazsınız. Arkadaşlar ithalat bizim ülke için şu an tekstil grubunda çok sıcak bakılan bir şey değil, çok büyük firmalar getiriyorlar, onlar da zaten imalatları orada yaptırıyorlar, belli Geçmişleri var, onlar getiriyorlar. Sakın böyle şeylere heveslendiğini aliexpress’ten 2 elbise getiriyorum. Satarım falan. Bunlar sürdürülebilir iş modelleri değil. Bunu bir kere yaparsınız, ikinci kere yapamazsınız. Film tekstil butiği yapacak arkadaşlara tavsiyem, peki nasıl yapalım, nerden gidelim diyen arkadaşlara tavsiyem şu, arkadaşlar öncelikle bir kendinize her zaman söylediğim gibi bir niş belirleyin. Bu niş işte balo elbisesi olabilir. Mezuniyet elbisesi olabilir. Yazlık şifon bluz grubu olabilir ya da işte ne bileyim bunu siz bulabilirsiniz işte iç giyim olabilir, iç iç giyiminde alanları var işte fantezi içki var işte spor iç giyim var şu var bu var neyse artık. Buralarda kendinize bir niş belirleyin. 10 işin üzerinde kendinize kaliteli tedarikçiler bulabilirsiniz.

Aşağıda linkini bırakıyorum. Merter’de ki firmaları sizin için gezdim arkadaşlar. Ben o firmaların hepsi faal, hepsi aktif olarak çalışıyorlar, gezdim videoda yaptım, videoda paylaştım. Bütün bilgileri oradan o merter’deki firmaları bulup instagram hesaplarını ziyaret edip telegram hesaplarını ziyaret ederek firmaların ne ürettiklerini, ne yaptıklarını bulabilirsiniz. Bu cepte aşağıdaki linden bunu görebilirsiniz, iyi bir firma diyorum, iyi bir tedarik ediyorduk. Kendinize iyi bir tedarikçi bulup onunla iyi ilişkiler geliştirerek pazarınızı büyütebilirsiniz. Yaklaşık bir yıl boyunca sıfır kar marjıyla bakın sıfır kar marcıyla ürün satmaya razı olmanız demek. Bu ne demek biliyor musun arkadaşlar? Siz şimdi gidip elinizdeki 100 200.000 lirayla işte bunun 50.000 lirasına ürün alayım, 50.000 lirasına dekorasyon yaptırayım işte 50.000 lirasına e ticaret açıyım dediğiniz andan itibaren zaten batıyorsunuz zaten çöpe para harcıyorsunuz. Yapmanız gereken şey şu, eğer bir tekstil şey yapmak istiyorsanız, biraz önce dediğim gibi tedarikçiyle anlaşıp işe evinizden başlamak işe en az masrafla başlamak buhar iş için böyle ama tekstil işi için daha önemli arkadaşlar bu. Aldığınız 10 çeşit yaptınız. Kendinizi ve her modelden ikişer, üçer seriyi aldınız.

STOKLARINIZ GÜÇLÜ OLACAK

Stoğunuz güçlü olacak. Bakın öyle birer seriyi değil, birer seriyi aldığınız zaman hiçbir işe yaramaz arkadaşlar. Öyle 23 seri alacaksınız, alıyorsunuz. Aldığınız 23 seri kaliteli fotoğraflar çektiğiniz yada firmanın fotoğrafları vardı. Kendi fotoğraflarınızı çekerseniz çok daha sağlıklı olur. Bu arada çektiğiniz fotoğraflarınızı, videonuzu mutlaka çektiniz. Ben bunu dijital pazarlamayla ilgili eğitimlerimin hepsinde söylüyorum, tekstil ile alakalı iş yapıyorsanız. Mutlaka ve mutlaka videolarınız olacak. Arkadaşlar çektiğiniz videolarınızı ürünlerinizi de eve koydunuz. Şirket açılışını falan geçiyorum. Bunları diğer videolarımda izleyebilirsiniz zaten. Satışa başladınız. Bu süreçte bu bir yıllık kuluçka sürecinde. En az masrafla kendinizi kuluçka döneminde hissedip pazar büyütüceksiniz, pazar büyütmek ne demek? Sosyal medya hesaplarınızı büyüteceksiniz. Trend yolda hepsiburada da non bir de bu tarz platformlarda satış yapıyorsanız ki mutlaka olmalısınız ama mutlaka kendi siteniz de olmamalı arkadaşlar web sitesi ile alakalı tekstille ilgili özel çözümlerimiz var. Onun da linkini yine aşka da bırakıyorum, onları da inceleyebilirsiniz, bizimle çalışırsınız, çalışmazsınız, o sizin bileceğiniz iş ama. Ben de iyiyim ki bırakacağım aşağıya incelersiniz.

Ufak bir kendi pazarlığımızı da yapmış olmuş yine burada. Ne diyorduk internet sitenizi kurdunuz pazar yerlerinde ürünlerinizi yüklediniz. Şimdi sosyal medyadan kendinize instagram butiği olarak kendinizi büyütmeniz gerekiyor. Instagramın organik meyveleri diye bir kitabım var arkadaşlar. Benim onun da ücretsiz linkini yine aşağıda bırakıyorum ben videoya onu da sizlere bu videoyu izleyen herkese ücretsiz bir şekilde veriyorum arkadaşlar normalde kendi sistemde ben onu satıyorum 49 TL mı öyle bir şey şu anda? Ben size bunu tamamen ücretsiz bir şekilde veriyorum. Bu kitapta ne öğreneceksiniz? Instagram da butinizin nasıl büyüksünüz, kitlenizin nasıl büyütürsünüz, ne tarz içerikler paylaşmanız gerekiyor, neler yapmanız gerekiyor bu kitapta? Bunların hepsi yazıyor. Ürün çeşitliliği belirledikten sonra instagram hesabınıza mutlaka büyütüyorsunuz. Facebook’a genelde önem vermiyorsunuz ama cebinde parası olan insanlar hala facebookta var arkadaşlar mutlaka bir Facebook sayfası açıyorsunuz, mutlaka bir youtube kanalınız oluyor. Bu hatta mutlaka bir tane de pinterest taşın arkadaşlar bu 4 kanaldan birden sürekli paylaşımlar yapmaya başlayacaksınız. Sürekli günlük paylaşımlar, reis videoları, hikayeler, bunları sürekli paylaşacaksınız ve bakın işte ben paylaşıyorum da olmuyor değil arkadaşlar. Instagram, diğer sosyal medya mecraları devamlılık ister, süreklilik ister siz bunları sürekli paylaştıkça paylaştıkça paylaştıkça bir yerden sonra instagram algoritması sizi algılamaya başlayacak, sizi keşfeti düşürmeye başlayacak videolarınız keşfede düşmeye başlayacak, oralardan müşteriye gelecek hem kendi internet sitelerinize gelecek hem trendyol tarafına gelecek ve şunu asla unutmayın, trendyol hepsi burada en 11 gibi internet siteleri bir pazarlama aracıdır arkadaşlar eğer üretim yapmak gibi bir hayaliniz varsa eğer gerçekten iyi bir tekstil markası olmaksa hedefiniz Oraları çar etmek amaçlı değil, pazarlama yapmak amaçlı kullanmalısınız. Bakalım hiç bir sektörde hiç bir ticaret alanında kendinizi ben trendyol satıcısı olacağım. Ben hepsi burada. Ben 11 satıcısı olacağım diye tanımlamamalı. Siz bir markasınız, siz bir firmasınız. Bu mecralar bu pazar yeri mecralarını üretim yaptığınız ürünlerinizle alakalı satışını yaptığınız ürünlerinizle alakalı pazarlama aracı olarak kullanmalısınız arkadaşlar. Bakın bu çok kritik bir.

Biz ne yapıyoruz biz şunu yapıyoruz, ben 3 tane bluz alacağım trend yolda satış yapacağım yok ya senden başka akıllı yoktu zaten bu dünyada. Böyle bir şey yok. Arkadaşlar yapıyorsak bir işi değer üreterek kalite üreterek yapmak durumundayız. Bizim o işte 2 tane boliz alıp yap satmayın, yapmayın, herkes yapıyor zaten ve kimse para kazanamıyor. Trend yol dışında kargocular dışında kimse para kazanamıyor. Arkadaşlar böyle bir şey yok ve ben günlük o kargo arabalarını biliyorsunuz. Onunla 2 araba dolduruyordum, imalatçıyım, imalatçıydım, 2 araba dolduruyordum, ben para kazanıyordum ama nasıl kazanıyordum para o zaman marcaofony falan vardı oralarda markamın pazarlamasını yapıyordum. Markafoni’den veya işte n onbirden gelen siparişten daha fazla bir süre sonra benim kendi internet sistemden sipariş gelmeye başlamıştı. Bana niye? Çünkü pazarlama iyi yapıyordu. Sosyal medyayı çok iyi kullanıyordum. Işte diğer pazar yerlerindeki o mağazalarımı pazarlama aracı olarak kullanıyordum. Kârlığımı yükseltiyordum. Aynen bu şekilde uygulamanız gerekiyor. Yani bir tekstil butiği açarken sadece ben küçük bir mağaza açıyım. Bir butik olsun. Ben burada oyalanayım işte herkes buradan para kazanıyor. Ben de para kazanayım de en azından deneyim bir 300 500 TL batırayım diye bu işlere girmeyin arkadaşlar gidin bir tatil yapalım, bir gezin bir kafanızı dinleyin o 300.000 TL kendinize daha faydalı olmuş olur. Bir yıl boyunca gezin arkadaşları emin olun mental olarak çok daha sağlıklı olursunuz ama bu 300.000 lirayla tekstil iş yapmaya kalkarsanız. Ve tam da gidip üret ışte hiçbir hedef olmadan ben ürün alayım. Trendyol’da satıyım, en onbirde satıyım işte 3 kuruş kar ediyim derseniz hiç kâr edemezsiniz. O sermayeniz de 6 ay sonra ermiş olur.

Buna savrulmayı Belki bugün pazar yeri yetkilileri buyduyu izlediklerinde bana kızacaklar ama ben kitleme beni takip eden insanlara doğruyu anlatmak durumundayım. Doğruyu söylemek durumundayım O yüzden sessiz olan arkadaşlar bu söylediklerimi 2.024 yılında 2.025 yılında ne zaman izlerseniz bu videoyu. Dikkate alın çünkü bu kravatlığa değişmeyecek. Bakın size şöyle bir incelik daha anlatayım, tekstil mağazacılığında ya da mağazacılıkta yani kendinize bir mağaza belirlerken şu bile çok önemli bir şey. Arkadaşlar eğer mağazayı tutacağınız caddede öğleden sonra mağazanızın olduğu dükkanınızın olduğu tarafa güneş geliyorsa mağazanız verimli olmaz. Neden verimli olmaz? Çünkü insanlar o yazın sıcağında o güneşin olduğu taraftan yürümek istemezler.

Dolayısıyla mağazanın, mağazanızın önünden geçeceği kitle azalır. Azalırsa ne olur? Müşteriniz azalır, potansiyel müşteriniz karşı caddeden cadenin karşısından gitmeye başlar. Ve sizden daha uzak bir noktadan gittiği için görmez kampanyalarınızı görmez, ürünlerinizi görmez, dikkat çekmez. Çok ince çok detaylı ayrıntılar var arkadaşlar. Bunları önümüzdeki videolarda yine paylaşmaya çalışacağım sizlerle. Ama öyle tekstil işi dışarıdan göründüğü kadar bir iş değil. Yapmayın demiyorum ama yapacaksak biz artık Türkiye olarak türkiye’deki girişimciler olarak öyle yarım yamalak iş yapma şansımız yok. Bizim bu ekonomik sistemde bu dünyadaki ekonomik sistemde dünyadaki rekabette ülkemizdeki rekabette öyle yarım yamalak işler yapamayız. Biz yapıyorsak düzgün, güçlü. Değer üreten ayaklarının üzerinde sağlam durabilen, sağlam temelleri olan markalar yaratmak zorundayız. Kendinize çok iyi bakın kaan abone olmayı, videoyu beğenmeyi unutmayın, hoşçakalın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir